Alerjiler için en iyi 5 uçucu yağ ve kullanımları

Son 50 yılda, tüm dünyada alerjik hastalık ve rahatsızlıkların yaygınlığında önemli artış meydana gelmiştir. Saman nezlesinin tıbbi terimi olan ve hepimizin çok iyi bildiği rahatsız edici mevsimsel alerji semptomlarının arkasında yatan alerjik rinit, vücudun bağışıklık sistemi hassaslaştığında ve çevredeki bir şeye aşırı tepki verdiğinde gelişir. İşte bu noktada alerjiler için uçucu yağlar kullanılabilir.

Tedavi edilmediğinde alerjiler burun tıkanıklığı ve akıntısı, hapşırma, gözlerde sulanma, baş ağrısı ve koku alma duyusunda bozulmaya neden olabilir. Bazı insanlar için alerjiler, iltihaplanma ve nefes darlığına yol açarak hayatı tehdit edici boyuta ulaşabilir.

Alerjisi olan kişilere genellikle tetikleyicilerden kaçınmaları söylenir, ancak mevsimler değişirken ve bağışıklık sistemlerimiz endüstriyel gıdalarda bulunan katkı maddeleri ve çevresel toksinler nedeniyle bozulmuşken bu neredeyse imkansızdır. Bazı alerji ilaçlarının bunama ve diğer korkutucu sağlık etkileriyle bağlantılı olduğunu da ekleyince alerjilerle başa çıkmak daha da zorlaşmaktadır.

Neyse ki, bazı güçlü uçucu yağlar alerji semptomlarını tedavi etmenin ve bağışıklık sistemini güçlendirmenin doğal ve güvenli yolları olarak hizmet edebilir. Alerjiler için kullanılan bu esansiyel yağlar, vücudu kimyasal olarak destekleme ve aşırı duyarlılığın üstesinden gelmesine yardımcı olma yeteneğine sahiptir.

Alerjik reaksiyon bağışıklık sisteminde başlar. Alerjen, bağışıklık sistemini kandıran bir maddedir ve alerjenin bir istilacı olduğunu düşünmesini sağlar.

Bağışıklık sistemi daha sonra aslında zararsız bir madde olan alerjene aşırı tepki verir ve immünoglobulin E antikorları üretir. Bu antikorlar histamin ve diğer kimyasalları salgılayan hücrelere giderek alerjik reaksiyona neden olur.

Alerjik reaksiyonun en yaygın nedenleri şunlardır:

• Polen

• Toz

• Küf

• Böcek sokmaları

• Hayvan tüyleri

• Bazı besin öğeleri

• İlaçlar

• Lateks

Bu alerjenler burun, boğaz, akciğerler, kulaklar, sinüsler ve mide zarında veya ciltte semptomları tetikler. Buradaki soru hala geçerliliğini korumaktadır: Eğer bu yaygın nedenler binlerce yıldır var ise, o zaman neden yakın tarihte alerji oranları artmıştır?

Alerjilerdeki artışı açıklamanın ardındaki teorilerden biri, çoğu hastalığın kökeni olan iltihaplanma ile ilgilidir. Bağışıklık sistemi aşırı hızda çalıştığı için vücut bir alerjene belirli bir şekilde tepki verir. Vücut zaten yüksek iltihapla uğraşırken, herhangi bir alerjen artan bir reaksiyona neden olur.

Bu, vücudun bağışıklık sistemi aşırı çalıştığında ve strese girdiğinde, bir alerjenin vücuda girmesinin vücudu aşırı reaksiyona soktuğu anlamına gelir.

Bağışıklık sistemi ve vücuttaki iltihaplanma dengeli olursa, alerjene verilen tepki normal olacaktır. Ancak günümüzde bu tepkiler aşırılaşmakta ve gereksiz alerjik reaksiyona yol açmaktadır.

Uçucu yağların en şaşırtıcı faydalarından biri iltihapla savaşma ve bağışıklık sistemini güçlendirme yetenekleridir. Alerjiler için uçucu yağlar vücudu detoksifiye etmeye ve enfeksiyonlar, bakteriler, parazitler, mikroorganizmalar ve zararlı toksinlerle savaşmaya yardımcı olur.

Vücudun dış kaynaklara karşı duyarlılığını azaltır ve zararsız bir davetsiz misafirle karşılaştığında bağışıklık sisteminin aşırı tepkisini azaltır. Hatta bazı istisnai esansiyel yağlar solunum rahatsızlıklarını hafifletir, terlemeyi ve idrara çıkmayı artırır. Böylece toksinlerin atılmasına yardımcı olur ve onları alerjiler için doğal bir çözüm haline getirir.

1. Nane Yağı

Nane yağını solumak çoğu zaman sinüslerin tıkanıklığını hemen açabilir ve boğaz kaşıntılarına rahatlama sağlayabilir. Nane balgam söktürücü olarak işlev görür ve alerjilerin yanı sıra soğuk algınlığı, öksürük, sinüzit, astım ve bronşit için rahatlama sağlar. Balgamı söktürme ve alerjik reaksiyonların önde gelen nedenlerinden biri olan iltihaplanmayı azaltma gücüne sahiptir.

Journal of Ethnopharmacology'de yayınlanan 2010 tarihli bir çalışmada, nane yağının sıçanların soluk borusu üzerine etkileri araştırılmıştır. Sonuçlar, nane yağının gevşetici olduğunu ve antispazmodik aktivite gösterdiğini böylece öksürmeye neden olan kasılmaları engellediğini göstermektedir.

Bir başka çalışma, nane yağı tedavisinin anti-enflamatuar etkilere sahip olduğunu ve alerjik rinit ve bronşiyal astım gibi kronik enflamatuar bozuklukların semptomlarını azalttığını göstermektedir.

Nane yağı alerji için nasıl kullanılır?: Sinüslerin tıkanıklığını açmak ve boğaz kaşıntısını tedavi etmek için difüzör ile beş damla nane esansiyel yağını odanıza dağıtın. Bu aynı zamanda burun kaslarının gevşemesine yardımcı olarak vücudun mukus ve polen gibi alerjenleri temizlemesini sağlayacaktır. Enflamasyonu azaltmak için, günde bir kez dahili olarak bir ila iki damla saf nane esansiyel yağı alını bir bardak suya (ya da çay veya smoothie gibi bir içeceğe= karıştırarak kullanabilirsiniz.

Nane yağı topikal olarak göğüs, boyun arkası ve şakaklara da uygulanabilir. Hassas cilde sahip kişiler için, topikal uygulamadan önce naneyi hindistan cevizi veya jojoba yağı ile seyreltmek en iyisidir.

2. Fesleğen yağı

Fesleğen esansiyel yağı alerjenlerin enflamatuar tepkisini azaltır. Ayrıca, neredeyse her vücut fonksiyonunu yönlendiren 50'den fazla hormonun üretilmesinde rol oynayan adrenal bezleri de destekler. Esasen, fesleğen esansiyel yağı, kanı beyninize, kalbinize ve kaslarınıza yönlendirerek vücudunuzun bir tehdide karşı uygun şekilde tepki vermesine yardımcı olur.

Fesleğen yağı ayrıca iltihaplanma, ağrı ve yorgunlukla savaşırken vücudu bakteri ve virüslerden arındırmaya yardımcı olur. Araştırmalar, fesleğen yağının antimikrobiyal aktiviteye sahip olduğunu ve astım ve solunum hasarına yol açabilecek bakteri, maya ve küfü öldürebileceğini kanıtlamaktadır.

Fesleğen yağı alerji için nasıl kullanılır?: İltihapla savaşmak ve bir alerjenle karşılaşıldığında bağışıklık sisteminin aşırı tepkisini düzenlemek için, çorbaya, salata sosuna veya başka bir yemeğe ekleyerek dahili olarak bir damla fesleğen yağı alın. Solunum sistemini desteklemek için, iki ila üç damla fesleğen yağını hindistan cevizi yağı ile seyreltin ve topikal olarak göğsünüze, ensenize ve şakaklarınıza uygulayın.

3. Okaliptüs yağı

Okaliptüs yağı akciğerleri ve sinüsleri açar. Böylece dolaşımı iyileştirir ve alerji semptomlarını azaltır. Çalışmalar, burunda hava akışını iyileştirmeye yardımcı olan bir soğukluk hissi yarattığını göstermiştir.

Okaliptüs, analjezik ve anti-enflamatuar etkileri olan sitronellal içerir. Aynı zamanda balgam söktürücü olarak çalışarak alerjen görevi gören toksinlerin ve zararlı mikroorganizmaların vücuttan temizlenmesine yardımcı olur.

Evidence-Based Complementary and Alternative Medicine'de yayınlanan 2011 tarihli bir çalışmada, okaliptüs esansiyel yağının üst solunum yolu enfeksiyonları için etkili bir tedavi olduğu bulunmuştur. Okaliptüs spreyi ile tedavi edilen hastalar, plasebo grubundaki katılımcılara kıyasla solunum yolu enfeksiyonu semptomlarının şiddetinde bir iyileşme bildirmişlerdir. İyileşme boğaz ağrısı, ses kısıklığı veya öksürüğün azalması olarak tanımlanmıştır.

Okaliptüs yağı alerji için nasıl kullanılır?: Alerjilerle ilişkili solunum sorunlarını tedavi etmek için, beş damla okaliptüsü evde dağıtın veya taşıyıcı bir yağ ile seyrelttikten sonra topikal olarak göğsünüze ve şakaklarınıza uygulayın. Burun kanallarını temizlemek ve tıkanıklığı gidermek için bir kaseye bir bardak kaynar su dökün ve bir ila iki damla okaliptüs esansiyel yağı ekleyin. Ardından başınızın üzerine bir havlu yerleştirin ve suyun buharını 5-10 dakika boyunca derin nefes alın.

4. Limon yağı

Limon yağı lenfatik sistem drenajını destekler ve solunum rahatsızlıklarının üstesinden gelmeye yardımcı olur. Araştırmalar, limon esansiyel yağının bakteri üremesini engellediğini ve bağışıklık sistemini güçlendirdiğini göstermiştir. Limon yağı evde yayıldığında bakterileri öldürebilir ve havadaki alerji tetikleyicilerini ortadan kaldırabilir.

Suya bir ila iki damla limon esansiyel yağı eklemek de pH dengesine yardımcı olur. Limonlu su bağışıklık fonksiyonunu geliştirir ve vücudu detoksifiye eder. Karaciğeri uyarır ve iltihaplanmaya ve aşırı reaktif bir bağışıklık sistemine yol açabilecek toksinleri dışarı atar. Limonlu su aynı zamanda vücudun korunmasına yardımcı olduğu için bağışıklık sistemi işlevi için hayati önem taşıyan beyaz kan hücresi üretimini de uyarır.

Limon esansiyel yağı, alkol veya çamaşır suyuna bağlı kalmadan evinizi dezenfekte etmek için de kullanılabilir. Mutfağınızdaki, yatak odanızdaki ve banyonuzdaki bakterileri ve kirleticileri temizleyerek evinizin içindeki kimyasalların neden olduğu tetikleyicileri azaltır ve havayı temiz tutar.

Limon yağı alerji için nasıl kullanılır?: Çamaşır deterjanınıza limon yağı ekleyin ya da birkaç damla suyla karıştırıp koltuklarınıza, çarşaflarınıza, perdelerinize ve halılarınıza püskürtün.

5. Çay ağacı yağı

Bu güçlü yağ, alerjiye neden olan havadaki patojenleri yok edebilir. Çay ağacı yağını evde yaymak küf, bakteri ve mantarları öldürebilir.

Antiseptik bir ajandır ve anti-enflamatuar özelliklere sahiptir. Çay ağacı yağı, bakteri ve mikroorganizmaları öldürmek için cilde uygulanabilir ve ayrıca evi dezenfekte etmek ve alerjenleri ortadan kaldırmak için bir ev temizleyicisi olarak da kullanılabilir.

Bir araştırma, çay ağacı yağının çok çeşitli bakteri, maya ve mantarlara karşı antimikrobiyal aktivite gösterdiğini ortaya koymuştur. Bu mikroplar iltihaplanmaya yol açar ve bağışıklık sistemini aşırı çalışmaya zorlar.

Çay ağacı yağı alerji için nasıl kullanılır?: Çay ağacı yağını deri döküntüleri ve kurdeşen üzerinde topikal olarak kullanın. Çay ağacı yağını topikal olarak kullanırken, temiz bir pamuğa iki ila üç damla ekleyin ve sorunlu bölgeye nazikçe uygulayın. Hassas cilde sahip kişiler için, çay ağacını önce hindistan cevizi veya jojoba yağı gibi bir taşıyıcı yağ ile seyreltin.

• Gıda alerjileri: Bir gıda alerjisinin semptomlarını hafifletmek için dahilen bir ila iki damla limon veya nane yağı alın. Bu, vücudun detoksifikasyonuna ve alerjenlerin ter veya idrar yoluyla atılmasına yardımcı olacaktır. Yağları doğrudan tüketmek yerine su veya bir içecek ile seyreltin.

• Deri döküntüleri ve kurdeşen: Deri döküntülerini ve kurdeşeni tedavi etmek için topikal olarak çay ağacı veya fesleğen yağı kullanın. Bir pamuğa iki ila üç damla ekleyin ve etkilenen bölgeye uygulayın. Yağları karaciğer bölgesine sürmek cilt tahrişlerini tedavi etmenin bir başka yoludur çünkü karaciğerin cilde yük olan toksinleri atmasına yardımcı olur. Üç ila dört damla çay ağacı yağını hindistan cevizi yağı ile seyreltin ve karaciğer bölgesine sürün.

• Mevsimsel alerjiler: Evinizi limon ve çay ağacı yağı ile dezenfekte edin. Bu, tetikleyicileri ortadan kaldırmaya ve havayı ve mobilyalarınızı temizlemeye yardımcı olacaktır. Bir sprey şişesine L başına 80 damla limon yağı ve litre başına 40 damla çay ağacı yağı ekleyin. Şişeyi su ve biraz beyaz sirke ile doldurun ve karışımı evinizdeki herhangi bir alana püskürtün.

• Alerji karışımı: İki ila üç damla nane, okaliptüs ve lavanta yağını bir çay kaşığı hindistan cevizi yağı ile karıştırın ve karışımı şakaklara, kulak arkalarına ve ayak diplerine masaj yaparak uygulayın.

Alerjiler için bu özel esansiyel yağlarından, çay ağacı yağını dahili olarak kullanmayın. Çay ağacı yağını aromatik olarak veya topikal olarak kullanmak en iyisidir.

Alerjiler için bu esansiyel yağlardan herhangi birini topikal olarak kullanırken, özellikle hassas ciltlerde veya göz altı veya boyun gibi hassas bölgelerde kullanırken bir taşıyıcı yağ ile seyreltin.

Alerjiler için uçucu yağları dahili olarak kullanırken, çok etkili olduklarını aklınızdan çıkarmayın. Bir ay boyunca günde sadece bir ila iki damla tüketin. Ardından iki hafta ara verin ve tedaviye yeniden başlayın.