Logo
Magnezyum nedir? Magnezyum eksikliği neden oluşur

Magnezyum nedir? Magnezyum eksikliği neden oluşur

Yayınlanma tarihi: 6 Şubat 2023

Güncellenme tarihi: 8 Eylül 2023

1. Magnezyum nedir?

Vücutta bol miktarda bulunan bir mineral olan magnezyum, birçok gıdada doğal olarak bulunur. Ayrıca magnezyum eksikliğini gidermek için işlenmiş gıda ürünlerine katkılanabilir, takviye edici gıda olarak bulunur ve bazı ilaç formülasyonlarına (antasitler ve laksatifler gibi) eklenebilir.

Magnezyum, protein sentezi, kas ve sinir fonksiyonu, kan şekeri kontrolü ve kan basıncı regülasyonu dahil olmak üzere vücuttaki çeşitli biyokimyasal reaksiyonları düzenleyen 300’den fazla enzim sisteminde bir yer almaktadır.

Magnezyum, enerji üretimi, oksidatif fosforilasyon ve glikoliz için gereklidir. Kemiğin yapısal gelişimine katkıda bulunur. Ayrıca DNA, RNA ve glutatyon sentezi için gereklidir. Magnezyum ayrıca kalsiyum ve potasyum iyonlarının hücre zarı boyunca aktif taşınmasında da rol oynar. Bu süreç özellikle sinir impuls iletimi, kas kasılması ve normal kalp ritmi için önemlidir.

Yetişkin bir insan vücudu yaklaşık 25 g magnezyum içerir. Bu miktarın çoğunluğu (%50-60) kemiklerde bulunur. Geri kalan kısım ise genellikle yumuşak dokularda bulunmaktadır. Vücutta bulunan toplam magnezyumun %1’den azı kan serumundadır. Normal serum magnezyum konsantrasyonları 0.75 ile 0.95 milimol (mmol)/L arasında değişmektedir.

Hipomagnezemi, serum magnezyum seviyesinin 0.75 mmol/L’nin altında olması olarak tanımlanır. Magnezyum atılımı büyük ölçüde böbrek tarafından kontrol edilmekte ve böbrek tipik olarak her gün yaklaşık 120 mg magnezyumu idrarla atmaktadır. Magnezyum durumu düşük olduğunda idrarla atılım azalır.

2. Günlük magnezyum ne kadar alınmalı?

Aşağıdaki tabloda günlük magnezyum ihtiyacı listelenmiştir.

Günlük kullanılması gereken magnezyum miktarı

magnezyum-ihtiyaci.png

3. Magnezyum içeren besinler

Magnezyum, bitkisel ve hayvansal gıdalarda ve içeceklerde yaygın olarak bulunur. Ispanak, baklagiller, kuruyemişler, tohumlar ve kepekli tahıllar gibi yeşil yapraklı sebzeler iyi magnezyum kaynaklardır. Genel olarak yüksek diyet lifi içeren gıdalar magnezyum sağlar.

Magnezyum ayrıca bazı kahvaltılık gevreklere ve diğer zenginleştirilmiş gıdalara eklenmektedir. Tahılların kepeği uzaklaştıracak şekilde rafine edilmesi gibi bazı gıda işleme uygulamaları, magnezyum içeriğini önemli ölçüde düşürmektedir.

Musluk, maden ve şişe suları da magnezyum kaynağı olabilir. Ancak sudaki magnezyum miktarı kaynağa ve markaya göre değişir geniş aralıkta değişebilmektedir.

magnezyum-zengini-gidalar.jpg

Normal beslenme ile tüketilen magnezyumunun yaklaşık %30 ila %40’ı genel olarak vücut tarafından emilmektedir.

Yüksek miktarda magnezyum içeren besinler şunlardır:

  • Kuru nane
  • Kabak çekirdeği
  • Bamya
  • Kefal
  • Haşhaş tohumu
  • Keten tohumu
  • Buğday kepeği
  • Tahin
  • Maydanoz
  • Badem

Ulusal Gıda Kompozisyonu Veri Tabanına göre en yüksek magnezyum içeriğine sahip gıdaları öğrenmek için tıklayınız.

4. Magnezyumun faydaları

Yetersiz magnezyum alımları, zamanla hastalık riskini artırabilecek biyokimyasal yollarda değişikliklere neden olur. Bu başlıkta magnezyumun faydaları dört hastalık ve rahatsızlığa odaklanacaktır: hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklar, tip 2 diyabet, osteoporoz ve migren baş ağrıları.

Önerdiğimiz magnezyum takviyelerini incelemek için Farklı Amaçlar İçin En İyi Magnezyum Takviyesi yazımızı inceleyin.

4.1 Hipertansiyon ve kardiyovasküler hastalıklar

Hipertansiyon, kalp hastalığı ve felç için önemli bir risk faktörüdür. Bununla birlikte, bugüne kadar yapılan çalışmalar, magnezyum takviyesinin kan basıncını sadece küçük bir ölçüde düşürdüğünü bulmuştur.

Birkaç prospektif çalışma, magnezyum alımı ve kalp hastalığı arasındaki ilişkileri incelemiştir. 14 binden fazla kişinin kalp hastalığı risk faktörleri ve serum magnezyum düzeylerini değerlendiren 12 yıllık bir takip çalışması, normal fizyolojik serum magnezyum düzeyi en yüksek bireyler, en düşük bireylere kıyasla ani kardiyak ölüm riskinde %38 daha düşük bir riske sahip olmuştur.

Başka bir prospektif çalışmada, en düşük dozda magnezyum takviyesi kullanan ve plazma magnezyum konsantrasyonların en düşük olanlara kıyasla en yüksek olan denekle, sırasıyla %34 ve %77 daha düşük ani kardiyak ölüm riskine sahip olmuştur.

Prospektif çalışmaların sistematik bir incelemesi ve meta-analizi, daha yüksek serum magnezyum düzeylerinin daha düşük kardiyovasküler hastalık riski ile önemli ölçüde ilişkili olduğunu ve daha yüksek diyet magnezyum alımının (yaklaşık 250 mg/gün’e kadar) önemli ölçüde daha düşük riskle ilişkili olduğunu bulmuştur.

Ayrıca daha yüksek magnezyum alımları inme riskini azaltabilir. 240 binden fazla katılımcıyla yapılan farklı prospektif çalışmaların bir meta-analizinde, diyette ilave 100 mg/gün magnezyum, toplam inme riskinin %8 azalmasıyla ilişkilendirilmiştir.

4.2 Tip 2 diyabet

Daha yüksek miktarlarda magnezyum içeren diyetler, magnezyumun glikoz metabolizmasındaki önemli rolü nedeniyle önemli ölçüde daha düşük diyabet riski ile ilişkilidir.

Hipomagnezemi, genellikle diyabetten önce gelen bir durum olan insülin direncini kötüleştirmekte veya insülin direncinin bir sonucu olabilmektedir. Diyabet, üriner magnezyum kayıplarının artmasına neden olmakta ve bunu takip eden magnezyum yetersizliği insülin salınımını ve etkisini bozabilmektedir.

Magnezyum alımı ve tip 2 diyabet riskine ilişkin 6 ila 17 yıllık takip süresi boyunca sürdürülen çalışmaların meta-analizi, toplam magnezyum alımında 100 mg/gün’lük bir artışın diyabet riskini istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde azalttığını bulmuştur. Başka bir meta analizde ise gıdalardan magnezyum alımı ile tip 2 diyabet riski arasında önemli bir ters ilişki bulunmuştur. Bu analizde en yüksek ve en düşük alımlar karşılaştırıldığında göreceli risk azalması %23 seviyesinde olmuştur.

Sadece birkaç küçük, kısa süreli klinik çalışma, takviye magnezyumun tip 2 diyabetin kontrolü üzerindeki potansiyel etkilerini incelemiştir. Bu çalışmaların sonuçları çelişkilidir. Örneğin, Brezilya’da yapılan bir klinik denemede diyabeti zor kontrol edilen 128 hasta, 500 mg/gün veya 1.000 mg/gün magnezyum oksit (sırasıyla 300 veya 600 mg elemental magnezyum) içeren takviye kullanmıştır. 30 günlük takviyeden sonra, daha yüksek miktarda takviye kullanan katılımcılarda plazma, hücresel ve idrar magnezyum seviyeleri artmış ve glisemik kontrolleri düzelmiştir.

Meksika’da yapılan bir başka küçük denemede ise, 16 hafta boyunca sıvı magnezyum klorür takviyesi (300 mg/gün elemental magnezyum ) alan tip 2 diyabetli ve hipomagnezemili katılımcılar, plasebo alan katılımcılara kıyasla açlık glikozu ve glikosile edilmiş hemoglobin konsantrasyonlarında önemli düşüşler göstermiştir. Buna karşılık, magnezyum aspartat takviyesi (369 mg/gün elemental magnezyum ) ile plasebo kullanımı, insülin alan tip 2 diyabetli 50 hastada glisemik kontrol üzerinde herhangi bir etki göstermemiştir [48].

Amerikan Diyabet Derneği, diyabetli kişilerde glisemik kontrolü iyileştirmek için magnezyumun rutin kullanımını desteklemek için yeterli kanıt olmadığını belirtmektedir. Ayrıca, vitamin ve mineral takviyesinin, beslenme eksiklikleri olmayan diyabetli kişilere fayda sağladığına dair net bir bilimsel kanıt bulunmadığını da belirtmektedir.

4.3 Osteoporoz

Magnezyum kemik oluşumunda görev almakta ve osteoblastların ve osteoklastların aktivitelerini etkilemektedir. Magnezyum ayrıca hem paratiroid hormonunun hem de kemik homeostazının ana düzenleyicileri olan aktif D vitamini konsantrasyonlarını da etkiler.

Birkaç çalışma, hem erkek hem de kadınlarda magnezyum alımı ile kemik mineral yoğunluğu arasında pozitif ilişkiler bulmuştur. Diğer araştırmalar, osteoporozu olan kadınların, osteoporozu olmayan kadınlara göre daha düşük serum magnezyum seviyelerine sahip olduğunu bulmuştur. Bu ve diğer bulgular, magnezyum eksikliğinin osteoporoz için bir risk faktörü olabileceğini göstermektedir.

Sınırlı sayıda çalışma, gıdalardan veya takviyelerden magnezyum alımının postmenopozal ve yaşlı kadınlarda kemik mineral yoğunluğunu artırabileceğini düşündürmektedir. Örneğin, kısa süreli bir çalışma, osteoporozlu 20 postmenopozal kadında 30 gün boyunca 290 mg/gün elemental magnezyumun (magnezyum sitrat olarak) plaseboya kıyasla kemik kaybını azalttığını ortaya koymuştur.

4.4 Migren

Magnezyum eksikliği, nörotransmitter salınımı ve vazokonstriksiyon dahil olmak üzere baş ağrılarını destekleyen faktörlerle ilişkilidir. Migren ağrısı yaşayan kişiler, yaşamayanlara göre daha düşük serum ve doku magnezyum seviyelerine sahiptir.

Bununla birlikte, migren baş ağrılarının semptomlarını önlemek veya azaltmak için magnezyum takviyelerinin kullanımına ilişkin araştırmalar sınırlıdır. Dört küçük, kısa süreli, plasebo kontrollü çalışmadan üçü, 600 mg/gün’e kadar magnezyum verilen hastalarda migren sıklığında bir miktar azalmalar gözlemiştir. Birçok uzman tek başına veya ilaçla birlikte günde iki kez 300 mg magnezyum almanın migreni önleyebileceğini öne sürmektedir.

Amerikan Nöroloji Akademisi ve Amerikan Baş Ağrısı Derneği, kanıta dayalı kılavuz güncellemelerinde, migren önleme için magnezyum tedavisinin “muhtemelen etkili” olduğu sonucuna varmıştır.

5. Magnezyum takviyesi çeşitleri

Magnezyum takviyeleri, magnezyum oksit, sitrat ve klorür gibi çeşitli formlarda mevcuttur. Bir gıda takviyesi etiketindeki içerik bölümü, magnezyum içeren bileşiğin tamamının ağırlığını değil, üründeki elemental magnezyum miktarını beyan etmektedir.

magnezyum-formlari.png

5.1 Magnezyum sitrat

Magnezyum sitrat, sitrik asit ile bağlı bir magnezyum şeklidir. En yaygın magnezyum formülasyonlarından birisi olarak çoğu takviye edici gıda formülasyonunda bulunabilmektedir. Araştırmalar, bu formun iyi biyoyarayışlılığa sahip olduğunu, yani sindirim sisteminizde kolay emildiğini göstermiştir.

Düşük magnezyum seviyelerini tamamlamak için genellikle ağızdan alınır. Doğal laksatif (müshil) etkisi nedeniyle kabızlığı tedavi etmek için daha yüksek dozlarda kullanılır.

Ayrıca, bazen depresyon ve anksiyete ile ilişkili semptomları hafifletmeye yardımcı olmak için sakinleştirici bir takviye olarak pazarlanmaktadır. Ancak bu kullanımlar hakkında daha fazla araştırma gereklidir.

5.2 Magnezyum oksit

Magnezyum oksit, magnezyum ve oksijeni birleştiren bir tuzdur. Doğal olarak beyaz, toz halinde bir maddedir. Araştırmalar, sindirim sistemi tarafından zayıf bir şekilde emildiğini gösterdiğinden, bu form magnezyum eksikliklerini önlemek veya tedavi etmek için kullanılmaz.

Bunun yerine, mide ekşimesi, hazımsızlık ve kabızlık gibi rahatsız edici sindirim semptomlarının kısa süreli rahatlaması için kullanılır. Migrenleri tedavi etmek ve önlemek için de kullanılabilir.

5.3 Magnezyum klorür

Magnezyum klorür, sindirim sisteminde iyi emilmektedir. Bu da onu çok amaçlı iyi bir gıda takviyesi yapmaktadır. Düşük magnezyum seviyelerini, mide ekşimesini ve kabızlığı tedavi etmek için kullanılabilir. Magnezyum klorür sıklıkla kapsül veya tablet şeklinde bulunur. Ancak bazen losyonlar ve merhemler gibi topikal ürünlerde de kullanılır.

Bu cilt kremleri ağrıyan kasları yatıştırmak ve gevşetmek için kullanılsa da, faydalarına dair çok az bilimsel kanıt bulunmaktadır.

5.4 Magnezyum malat

Araştırmalar, magnezyum malat’ın sindirim sisteminde çok iyi emildiğini ve bu nedenle magnezyum seviyesini yenilemek için harika bir seçenek olduğunu göstermektedir. Ayrıca daha düşük laksatif etkiye sahip olması nedeniyle ishale neden olmaz.

Magnezyum malat, bazen fibromiyalji ve kronik yorgunluk sendromu ile ilişkili semptomların tedavisi için önerilmektedir. Ancak şu anda bu kullanımları destekleyecek güçlü bir bilimsel kanıt bulunmamaktadır.

5.5 Magnezyum taurat

Araştırmalar, yeterli miktarda taurin ve magnezyum alımının kan şekerini düzenlemeye yardımcı olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, bu özel formun sağlıklı kan şekeri seviyelerini destekleyebileceği değerlendirilmektedir.

Yakın tarihli bir hayvan çalışması, magnezyum tauratın sıçanlarda kan basıncını önemli ölçüde azalttığını ortaya koymuş ve bu formun kalp sağlığını destekleyebileceğini göstermiştir.

5.6 Magnezyum L-treonat

Bu formun emilimi oldukça yüksektir. Hayvan araştırmaları, beyin hücrelerinde magnezyum konsantrasyonlarını arttırmak için en etkili form olabileceğini göstermektedir.

Magnezyum L-treonat genellikle potansiyel beyin yararları için önerilmektedir. Depresyon ve yaşa bağlı hafıza kaybı gibi belirli beyin rahatsızlıklarının azaltılmasına yardımcı olabilir.

Magnezyum l-threonat yasaklandı mı? Öğrenmek için tıklayın

5.7 Magnezyum sülfat

Magnezyum sülfat, magnezyum, kükürt ve oksijenin birleşmesiyle oluşur. Genellikle Epsom tuzu olarak adlandırılır. Sofra tuzuna benzer bir dokuya sahiptir. Kabızlık tedavisi olarak kullanılabilir, ancak hoş olmayan tadı birçok insanı diğer formlara yönlendirmektedir.

Magnezyum sülfat, ağrıyan, ağrıyan kasları yatıştırmak ve stresi azaltmak için banyo suyunda sıklıkla çözülür. Ayrıca bazen losyon veya vücut yağı gibi cilt bakım ürünlerine dahil edilir.

Yeterli magnezyum seviyeleri kas gevşemesinde ve stresin giderilmesinde rol oynayabilse de, bu formun cilt tarafından iyi emildiğini gösteren çok az kanıt bulunmaktadır.

5.8 Magnezyum glisinat

Magnezyum glisinat, elemental magnezyum ve amino asit glisinden oluşur. Glisin genellikle uykuyu iyileştirmek ve kalp hastalığı ve diyabet dahil olmak üzere çeşitli iltihabi durumları tedavi etmek için bağımsız bir diyet takviyesi olarak kullanılmaktadır.

Magnezyum glisinat kolayca emilir ve sakinleştirici özelliklere sahiptir. Anksiyete, depresyon, stres ve uykusuzluğun azaltılmasına yardımcı olabilir. Ancak bu kullanımlara ilişkin bilimsel kanıtlar sınırlıdır.

Magnezyum formları ile ilgili daha fazla bilgi için buraya tıklayın

6. Magnezyum eksikliği ve belirtileri

Sağlıklı insanlarda semptomatik magnezyum eksikliği nadirdir. Bu durum böbreklerin bu mineralin idrarla atılımını sınırlamasından kaynaklanır. Bununla birlikte, belirli sağlık koşulları, kronik alkolizm ve/veya belirli ilaçların kullanımı nedeniyle magnezyum eksikliği görülebilir.

magnezyum-yetersizligi.png

Magnezyum eksikliğinin belirtileri erken dönemde iştahsızlık, bulantı, kusma, yorgunluk ve halsizliktir. Magnezyum eksikliği kötüleştikçe uyuşma, karıncalanma, kas kasılmaları ve kramplar, nöbetler, kişilik değişiklikleri, anormal kalp ritimleri ve koroner spazmlar ortaya çıkabilir. Şiddetli magnezyum eksikliği, mineral homeostaz bozulduğu için hipokalsemi veya hipokalemi (sırasıyla düşük serum kalsiyum veya potasyum seviyeleri) ile sonuçlanabilir

Magnezyum Eksikliği Riski Altındaki Gruplar:

  • Gastrointestinal hastalıkları olan kişiler: Crohn hastalığı, çölyak hastalığı ve kronik ishal ve yağ emilim bozukluğu zamanla magnezyum eksikliğine yol açabilir. Ayrıca mide küçültme ameliyatı malabsorpsiyona ve magnezyum kaybına neden olabilir.
  • Tip 2 diyabet hastaları: İnsülin direnci ve/veya tip 2 diyabeti olan kişilerde magnezyum eksikliği ve idrarda magnezyum atılımında artış meydana gelebilir.
  • Alkol bağımlıları: Magnezyum eksikliği kronik alkolizmi olan kişilerde yaygındır.
  • Yaşlılar: Yaşlılar, gençlere göre daha düşük magnezyum alımına sahiptir. Ek olarak, bağırsaktan magnezyum emilimi azalır ve yaşla birlikte renal magnezyum atılımı artar. Yaşlı yetişkinlerin ayrıca kronik hastalıklara sahip olma veya magnezyum durumunu değiştiren ve magnezyum eksikliği riskini artırabilecek ilaçlar alma olasılıkları daha yüksektir.

Önerdiğimiz magnezyum takviyelerini incelemek için Farklı Amaçlar İçin En İyi Magnezyum Takviyesi yazımızı inceleyin.

7. Aşırı Magnezyum ve Sağlık Riskleri

Böbrekler idrardaki fazla miktarları attığından, yiyeceklerden çok fazla magnezyum sağlıklı bireylerde sağlık riski oluşturmaz. Bununla birlikte, gıda takviyelerinden veya ilaçlardan alınan yüksek dozlarda magnezyum genellikle mide bulantısı ve karın kramplarının eşlik edebileceği ishale neden olur.

En yaygın olarak ishale neden olduğu bildirilen magnezyum formları magnezyum karbonat, klorür, glukonat ve oksittir. Magnezyum tuzlarının ishal ve müshil etkileri, bağırsakta ve kolonda emilmeyen tuzların ozmotik aktivitesinden ve mide hareketliliğinin uyarılmasından kaynaklanmaktadır.

Çok yüksek dozlarda magnezyum içeren laksatifler ve antasitler (tipik olarak günde 5.000 mg’dan fazla magnezyum sağlar), 28 aylık bir erkek çocukta ve yaşlı bir erkekte ölümcül hipermagnezemi dahil olmak üzere magnezyum toksisitesi ile ilişkilendirilmiştir. Genellikle serum konsantrasyonları 1,74-2,61 mmol/L’yi aştıktan sonra gelişen magnezyum toksisitesinin semptomları arasında hipotansiyon, bulantı, kusma, yüzde kızarma, idrar tutma, depresyon ve kas zayıflığına ilerlemeden önce uyuşukluk, nefes almada zorluk, aşırı hipotansiyon, düzensiz kalp atışı ve kalp durması. Magnezyum toksisitesi riski, bozulmuş böbrek fonksiyonu veya böbrek yetmezliği ile artar, çünkü fazla magnezyumu uzaklaştırma yeteneği azalır veya kaybolur.

8. İlaç etkileşimleri

Birkaç ilaç türü, magnezyum takviyeleri ile etkileşime girme veya magnezyum durumunu etkileme potansiyeline sahiptir. Bunları ve diğer ilaçları düzenli olarak alan kişiler, magnezyum alımlarını sağlık uzmanlarıyla görüşmelidir.

8.1 Bifosfonatlar

Magnezyum açısından zengin takviyeler veya ilaçlar, osteoporoz tedavisinde kullanılan oral bifosfonatların emilimini azaltabilir. Magnezyumdan zengin takviyeler ile oral bifosfonatların kullanımı en az 2 saat arayla ayrılmalıdır.

8.2 Antibiyotikler

Magnezyum, demeclocycline ve doxycycline gibi tetrasiklinlerle ve ayrıca siprofloksasin ve levofloksasin gibi kinolon antibiyotiklerle çözünmeyen kompleksler oluşturabilir. Bu antibiyotikler, magnezyum içeren bir takviyeden en az 2 saat önce veya 4-6 saat sonra alınmalıdır.

8.3 Diüretikler

Furosemid ve bumetanid gibi diüretikler veya hidroklorotiyazid ve etakrinik asit gibi tiyazid diüretikler ile kronik tedavi, idrar ile magnezyum kaybını artırabilir. Buna karşılık, amilorid ve spironolakton gibi potasyum tutucu diüretikler magnezyum atılımını azaltır.

8.4 Protonlar pompası inhibitörleri

Esomeprazol ve lansoprazol gibi proton pompası inhibitöleri, uzun süre (tipik olarak bir yıldan fazla) alındığında hipomagnezemiye neden olabilir.

Sıkça Sorulan Sorular

Magnezyum vücutta ne işe yarar?

Magnezyum, vücutta birçok önemli işlevi yerine getiren önemli bir mineraldir. En önemli işlevlerinden bazıları, kas ve sinir fonksiyonlarının düzenlenmesi, enerji üretimi, kemik ve diş sağlığının korunması, kalp ritminin düzenlenmesi ve bağışıklık sisteminin desteklenmesidir.

Vücutta magnezyum eksikliği belirtileri nelerdir?

Vücutta magnezyum eksikliği, çeşitli belirtilerle kendini gösterebilir. Bazı yaygın belirtiler şunlardır:

  • Yorgunluk ve halsizlik
  • Kas krampları ve kas zayıflığı
  • Uyku problemleri ve huzursuzluk
  • Baş ağrısı
  • İştah kaybı ve bulantı
  • Düşük kan basıncı
  • Düzensiz kalp atışları

En iyi magnezyum ilacı hangisi?

Magnezyum ilaçları farklı formlarda bulunabilir ve herkesin ihtiyacına göre değişebilir. En iyi magnezyum ilacı, doktorunuz tarafından size önerilen form ve doza göre değişecektir.

Magnezyum hangi yiyeceklerde bulunur?

Magnezyum, çeşitli besinlerde bulunur. İyi magnezyum kaynakları arasında kabak çekirdeği, badem, fındık, kabak, ıspanak, mercimek, siyah fasulye, tam tahıllar, muz ve avokado bulunmaktadır.

Magnezyum kimler kullanamaz?

Magnezyum genellikle güvenli bir mineraldir ancak bazı durumlarda dikkatli kullanılması veya kullanılmaması gerekebilir. Aşağıdaki durumlarda magnezyum kullanımı önceden doktora danışmak önemlidir:

  • Böbrek hastalığı olanlar
  • Kalp bloğu yaşayanlar veya kalp ilaçları kullananlar
  • Myastenia gravis (beyin ve kaslar arasındaki iletişimi etkileyen bir hastalık) olanlar
  • Bağırsak tıkanıklığı yaşayanlar
  • Hamile veya emziren kadınlar

Vücutta magnezyum fazlalığı nelere yol açar?

Vücutta magnezyum fazlalığı, genellikle aşırı magnezyum takviyeleri kullanımı sonucu ortaya çıkabilir. Aşırı magnezyum alımı ishal, mide bulantısı, kas zayıflığı, düşük tansiyon, nefes darlığı gibi sorunlara yol açabilir.

Magnezyum her gün kullanılır mı?

Magnezyum takviyesi kullanımı, kişinin ihtiyacına ve doktor önerisine göre değişir. Bazı kişiler magnezyum takviyesini düzenli olarak her gün kullanırken, bazıları sadece ihtiyaç duydukları zamanlarda kullanabilir.

Magnezyum sürekli kullanılır mı?

Magnezyum takviyesinin sürekli kullanımı herkes için gerekli olmayabilir. Takviye kullanımı ihtiyaç duyulduğu dönemlerde veya doktorun önerdiği şekilde yapılmalıdır.

Magnezyum hangi hastalıklara iyi gelir?

Magnezyumun bazı hastalıkların tedavisine yardımcı olabileceği düşünülmektedir. Özellikle migren, astım, fibromiyalji, diyabet, hipertansiyon ve depresyon gibi durumlar üzerinde olumlu etkileri olabileceği araştırmalarla desteklenmektedir. Ancak bu durumda da mutlaka doktorunuza danışmanız önemlidir.

Magnezyum ne zaman içmeli?

Magnezyum emiliminin diğer bileşenlerce engellemesinin önüne geçmek için aç karna ya da yemeklerden 2 saat sonra kullanılması önerilmektedir. Kas ağrıları, beyin ve kalp sağlığı için sabah, uyku için ise gece kullanılması tavsiye edilmektedir.

Eklem ağrıları için hangi magnezyum kullanılır?

Eklem ağrıları için özel bir magnezyum formu bulunmamaktadır. Ancak magnezyumun kasları rahatlatıcı etkisi sayesinde eklem ağrılarını hafifletmeye yardımcı olabilir. Doktorunuzun önerdiği magnezyum formunu kullanmanız önemlidir.

Hangi magnezyum kas ağrılarına iyi gelir?

Magnezyum sitrat veya magnezyum klorid gibi formlar, kas ağrılarını hafifletmek için daha etkili olabilir. Bu formların kaslardaki spazmları ve gerginliği azaltmaya yardımcı olduğu düşünülmektedir.

Bu yazılar da ilginizi çekebilir:

;

Çerez Kullanımı

Kişisel verileriniz, hizmetlerimizin daha iyi bir şekilde sunulması için mevzuata uygun bir şekilde toplanıp işlenir. Detaylı bilgi almak için Gizlilik Politikası'nı inceleyebilirsiniz.